KİTAP TANITIMLARIM 84.

“DEFİNE ADASI” (The Treasure Island) – Robert Louis Stevenson, Oğlak Y., 248 s, 1. Baskı, 2002.

 

“Denizci masalları, denizci şarkıları,

Sıcak ve soğuk, fırtına ve macera,

Yelkenliler, adalar ve adada kalanları,

Ve korsanlar ve gömülü altın para

Ve yeniden anlatılan bütün eski destanlar,

Her şeyiyle eskiden olduğu gibi,

Zevk verirse, eskiden bana verdiği gibi

Akıllı zamane gençlerine…”

 

Bence herhangi bir romanı okumanın yaşı yoktur. Asla küçümsememek lazım metinleri. Çocuk klasikleri içerisinde geçen bu romanı tam metin olarak ilk kez okuyorum. Her şeye sıra gelmiyor maalesef. Dilimizde bolca sadeleştirilmiş çevirisi var. Elimdeki baskı, Oğlak Yayınları’nın 2002 yılındaki 1. baskısı. Boyut olarak da küçük, cep kitabı gibi. Yolculukta okunmak, taşınmak için uygun.

Yazar, özellikle gotik işlerini sevdiğim bir isim: “Dr. Jekyll ve Bay Hyde”, “Sesler Adacığı”, “Şişenin Cini”, “Çarpık Janet” gibi… O yüzden de okumak istedim kitabı. Elbette bu kitap o bahsettiğim tarzın dışında. Aslında 15 yaşında okumaya uygun bir macera kitabı. Yazar da zaten oğlu için yazmış. Böyle, oğul için yazılmış bir kitap olan Tolkien’in “Roverandom”u da geldi aklıma. Bir ara onu da tanıtayım.

Birinci ağızdan, Jim Hawkins adındaki bir çocuk tarafından anlatılıyor romanda olaylar. 34 kısa bölümden oluşan kitapta sadece 2 bölümde olaylar çatallandığı için, bir başkasının anlatımı değiştiriyor bu durumu. Babasının ölümünden sonra annesiyle bir han işleten Jim’in ölen bir kaptanın sandığında bulduğu bir define haritasıyla başlayan olaylarla, yaklaşık 30 kişilik bir ekiple, Hispaniola adlı bir gemiyle definenin bulunduğu adaya doğru yola çıkılması, yolda ve adada yaşanılanları anlatıyor roman. Bu süreçte gizli oyunlar, ihanet, gruplaşmalar yaşanacaktır. Adada ise sürpriz bir karakterle daha karşılaşılacaktır. Gizli planlar, para hırsı, çatışma ve ihanet üzerinden insan doğasındaki belirsizliğe dikkat çekiyor yazar. Bu tarz gizli oyunları günümüzde Taht Oyunları gibi dizilerde de fazlaca izlemiştik. Definenin peşinden gidenlerden çok çok azı geri dönebiliyor ve dönenlerin de sonraki hayatları pek yolunda gitmiyor. Para mutluluk getirmiyor anlayacağımız. Bir de adada sıtma yayılıyor denizciler arasında. Bugün dünyada hala sıtma sorunu var, özellikle Afrika’da. Elbette biz şu an tüm dünyayı etkileyen başka bir salgınla mücadele veriyoruz…

1881 gibi bir tarihte yazılmış bu romanın edebiyat tarihi bağlamındaki asıl etkisi ise, daha sonraki uyarlamalarıyla kültürel olarak birikip bilincimize kazınan bazı karakter ve imgeler diyebilirim. Bunlar, tahta bacaklı ve lastik göz bantlı korsan imgesi, define haritası, ıssız ada, korsan gemisi olarak sıralanabilir. Ayrıca roman, Jim’in dürüstlüğü ve cesareti üzerinden de okunabilir. Zira bu yönüyle pek çok düğümü çözüyor kitapta.

Yazarın hayatının önemli bir kısmı da Samoa gibi egzotik adalarda ve deniz yolculuklarıyla geçmiş. Ada yerlileri arasında kendisine “hikâye anlatıcısı” anlamında bir lakap da takılmış hatta. Pek çok yapıtında bu egzotik atmosferi bulmak mümkün. Bunların da en yoğun olduğu eseri bu olsa gerek.

Bir korsan gemisiyle define avına çıkmak isterseniz kitap sizi bekliyor. Özellikle bu ara sokağa çıkması yasak olan yaş grubundaki genç arkadaşlarıma öneririm. Okumak isteyen yetişkinler için, kısaltılmamış metin bulmaya dikkat edin. İş Bankası, Oğlak gibi birkaç yayınevi tam metin basmış durumda. 

 

“Ölü adamın sandığı üstünde on beş adam

Yo-ho-ho ve bir şişe rom

İç, gerisini halleder şeytan

Yo-ho-ho ve bir şişe rom.”

Yorumlar

SİZİN İÇİN ÖNERİLEN DİĞER İNCELEMELER