KİTAP TANITIMLARIM 77.

“CARMILLA”– Sheridan Le Fanu, Can Y., 112 s., 1. Basım, 2011.

“Hiç kimseye âşık olmadım ve olmayacağım… O kişi siz olmadığınız sürece.”

Vampir severler buraya. Hayır, siz değil “Alacakaranlık”çılar, şöyle klasik vampir sevenlerden bahsediyorum. Günümüzde artık çocuk oyuncağı bir karakter haline gelmiş olabilir vampirler ama bir zamanlar gerçek olduklarına inanılıyor ve mezarlar açılıyordu. İnsanlık tarihindeki gerçek korku karakterlerinde başlardaydılar. Vampirlerle ilgili uçsuz bucaksız araştırma, inceleme ve diğer eserler var elbette, bu tanıtımda bu konuya girersek çıkamayız. Biz vampir edebiyatından bahsedelim yalnızca.

İlk vampir öyküsü (tartışmaların odağında) Lord Byron’dan “Gâvur” ve/veya onun doktoru Polidori’den “Vampir” kabul ediliyor bildiğim kadarıyla. Bu tartışmanın detaylarına da girmeyeceğim. İkisini de okudum ve olayları da okudum. Ben de Polidoriciyim. Yani aslında Bram Stoker’ın meşhur “Dracula”sından bir yüzyıl önce başladı vampir öyküleri ve Dracula’yı şekillendirdi diyebiliriz. Elbette en etkilisi Dracula romanı oldu günümüze kadar etkisine bakarsak. Yine 1800’lerin ilk kısımlarında İrlandalı Le Fanu tarafından yazılan “Carmilla” da birçok yönüyle bu işin öncüllerinden sayılır. (İrlanda’dan ne yazarlar çıkıyor bu arada). Elimde farklı yayınevlerinden de baskısı olan ve daha önce 2 kez okuduğum bu kitabı, yıllar sonra yeniden okumak keyifli oldu. Can Yayınları’nın Gotik Seri’sine devam ederken bunu da es geçemedim. Şu an zaten birçok yayınevinden basılmış durumda ülkemizde.

Bu novellanın en önemli orijinalliği, edebiyat sahnesinde ilk femme-fatale karakterini yaratmış olması. Lezbiyen dişi vampir Carmilla Karstein karşınızda! Elbette o farklı zamanlarda farklı isimler aldı: Mircalla, Millarca, Carmilla… Lezbiyen deyince, pornografik sahneler aramayın, aşktan bahsediyorum… Hikâyeyi birinci ağızdan, Laura isimli anlatıcıdan dinliyoruz. (İsmini de 70. Sayfada falan öğreniyoruz).  Çocukluğunda yaşanan olayları anlatıyor, Laura. Geçmişi anlatıyor. Olayların geçtiği mekânlar, ormanlar, yalnız yaşayan aile, gotik atmosferi yansıtıyor.  Beklenmedik misafir, genç kız Carmilla, bir kaza sonrasında aileye konuk olur ve tekinsiz olaylar başlar. Carmilla ve Laura arasında aşk da başlar. Carmilla’nın sırları, geçmişte yaşananlar, lanetli bir soy… Gotik Edebiyatın temel temaları burada. Bakınca görüyorum ki vampirler hakkında bugün bildiğimiz birçok şeyi ilk burada okumuşum. “Dracula”da da bu kitaptan oldukça etkilenme fark ediyorum.

Aşkla, kanla, karanlıkla örülü bir atmosferde tam bir gotik edebiyat klasiği. Fazla söze gerek yok. Türün fanları ve kökenlerini merak edenler kesinlikle okumalı diye düşünüyorum. Üzerine daha fazla bir şey yazmama gerek yok. 

 

SEÇTİĞİM ALINTI:

“Uykumda bazı belirsiz ve tuhaf duygulanımlar beni yokluyordu. Bunların içinde egemen olan, banyo yaparken ya da bir nehrin akıntısına karşı yüzerken hissettiğimiz o hoş ve tuhaf ürpermeydi. Bu ürpermelere bir türlü bitmek bilmiyormuş gibi gelen rüyalar eşlik ediyordu ve bu rüyalar öylesine bulanıktı ki uyandığımda rüyalarımdaki mekân, kişi ya da eylemleri nerdeyse hiç hatırlamıyordum. Fakat bunlar bende sanki aşırı zihinsel güç sarf etmişim ya da zihinsel tehlike atlatmışım gibi berbat bir etki ve bitkinlik hissi bırakıyordu. Tüm bu rüyalardan sonra uyandığımda aklımda kalan, karanlık sayılabilecek bir yerde olduğum ve göremediğim kişilerle konuştuğuma dair anılar oluyordu ama özellikle anımsadığım çok net bir ses vardı; bir kadına ait oldukça boğuk bir sesti ve sanki uzaklardan bir yerlerden yavaşça konuşuyor, her konuştuğunda tanımlanamaz ciddi havaya ve korkuya neden oluyordu. Bazen sanki bir el yumuşakça yanağımda ve boynumda geziniyormuş hissine kapılıyordum. Bazen de sıcacık dudaklar beni öpüyormuş gibi geliyordu ve bu öpücükler boynuma indikçe daha uzun ve aşk dolu oluyordu sanki ama öpücükler o noktada duruyordu. Kalbim daha hızlı atıyor, nefes alıp verişim hızlanıyor ve derinleşiyordu; derken adeta boğulmaya yol açan ve aklımı başımdan alan korkunç kasılmalara neden olan bir ağlama krizine giriyor, ardından kendimden geçip bayılıyordum.”

Yorumlar

  1. Carmilla bu seride en sevdiklerimden biri olmuştu tutkulu ve estetik bir anlatim ayni zamanda surukleyici��✨

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet, özellikle tutkulu kısmına katılıyorum ben de. Yorum için teşekkür ederim.

      Sil

Yorum Gönder

SİZİN İÇİN ÖNERİLEN DİĞER İNCELEMELER